ŞARKIYA-TÜRKÜYE KURŞUN İŞLEMEZ…

Melike:
Türküler soracak bir gün hesabı.
Zalimin yaptığı kalmaz yanına.
Gün gelir onların adı anılmaz,
Dostların anısı kalır yarına…
 
Akan alt yazı: Yayıncı İlhan Erdost, 12 Eylül Cuntası tarafından katledildi.
İki kızı vardı, birinin adı: Türküler. Bu şarkı onun anısına…
Türküler, türküler, gözü yaş dolu,
Türküler hınç dolu, umut, inanç dolu
Onları asamazsın, kurşunla vuramazsın.
Türkülerin elinden kaçıp kurtulamazsın…
 
ŞY-  Müzik… Sadece bir eğlence aracı mı?
O da var tabii, çünkü o da yaşamın bir parçası.
Ama müzik ondan çok daha ötede, yaşamın bütününü yansıtır gelecek kuşaklara.
İyi günüyle, kötü günüyle, sevinciyle, acısıyla.
“Herkes haddini bilsin, müzisyen müziğini yapsın, politikaya karışmasın”.
Baş üstüne. Müzisyen karışmasın, şair karışmasın, yazar karışmasın,… eee, kime kalsın?
Bize.
Siz kimsiniz? Politikacılar.
Emriniz olur.
Boğazımızdan geçecek lokmanın büyüklüğünü, ağzımızdan çıkacak kelimelerin ne olup ne olamayacağını siz belirleyeceksiniz, biz de “Amenna” diyeceğiz, öyle mi?
Kusura bakmayın, bunu tarih yazmamış.
Ne yazmış?
Yemen Türkülerini yazmış.
Padişah efendimizin emriyle -sıkı mı karşı çıkılsın- davul zurnayla evlerinden koparılıp Yemen çöllerine gönderilen ve bir daha geri dönmeyen çocuklarımızın ardından yakılan ağıtları yazmış…
Rodrigo’nun Gitar Konçerto’sunu yazmış, İspanya iç savaşındaki zulmü tarihe iz düşüren.
Aldırma Gönül’ü yazmış. Başı taşla ezilerek öldürülen büyük hikayecimiz Sabahattin Ali’nin Sinop hapisanesinde yazdığı satırları bir daha yazmış.
Venceremos’u yazmış. Şili’deki darbede, bir daha gitar tutamasın diye parmaklı kırıldıktan sonra öldürülen Victor Jara’yı yazmış.
Ciao Bella’yı yazmış. Faşizme direnen İtalyan halkının ölümsüzleşen eseri
Bugün aynı şarkı, gencecik bir kızın, Greta Thunberg’in başını çekip bizi utandırdığı toplumsal direnişe 80 yıl sonra eşlik ediyor.
İşte böyle bir şey müzik, lay lay lom’dan ibaret değil.
Gelecek ay kaldığımız yerden devam ederiz, şimdilik hoşça kalın…
18.05.2020