CUMARTESİ ANNELERİ

zeynepyildiz67@hotmail.com

by Sanar

Bu surece nasil dahil oldunuz?
İstanbul İHD’nin çağrısıyla. Zaman zaman hazırlık toplantılarına da katıldım.
Dahil oldugunuz surec icinde ne gibi zorluklarla karsilastiniz?
Önce polis saldırıları vardı. Ama iş medyaya yansıyınca, TV kameraları da gelmeye başlayınca polisin –yani devletin- davranışları da çeşitlendi. Önce ‘’Bu işi PKK örgütlüyor. Bu anaların çocukları kayıp filan değil, dağa kaçmış’’  dediler. Baktılar tutmadı, Cumartesi annelerine karşı Edirnekapı Şehitliğinde yatan askerlerin annelerini öne sürmeye çalıştılar.
Bir Cumartesi, toplanma yerimiz olan Galatasaray Lisesi kapısı önüne geldiğimizde ne görelim? Polis bir otobüsü süslemiş, püslemiş, ‘’Kayıpları arama otobüsü’’ yapmış.  ‘’Ey kayıp aileleri, gelin, kaydolun, kayıplarınızı bulalım’’ diyorlar. Üstelik otobüsün üstüne çok güçlü bir ses sitemi de yerleştirmişler, tam biz basın duyurusu yapacakken marşlarla sesimizi bastırıyorlar. Onlar zekiyse biz aptal mıyız? Hemen yere oturmuş olan herkese iş uyardık, oturdukları yerde 180 derece döndüler. Yani bütün kalabalık, daha önce Tünel tarafına bakarken – otobüs de tam önümüzde- oturduğumuz yerde geri dönüp Taksim tarafına bakınca, zavallı otobüs en arkada kaldı. Anneler kalabalığın öte tarafına geçti ve orada basın duyurusu rahat rahat yapıldı. Olay da çıkmadı, polisin eli böğründe kaldı.
Kac yildir bu alanda Cumartesi Anneleri ile birliktesiniz?
1000 yıldır.
Sizce kayip olmak neyi ifade ediyor?
Kayıp filan değildi onlar. Devletin –derin filan değil, bizzat devletin- sessiz sedasız kaçırıp katlettiği insanlardı.
Kaybedilen bu insanlarimizin sorumlulari kimlerdir?
Dewlet.
Muhalefetteyken demokrasi isteyen ama iktidara geçince ele geçirdiği gücü aynı şekilde kullananlar da sorumlu. Kendileri devlet olunca devlete toz kondurmuyorlar, bu nedenle geçmişin aydınlanmasını istemiyorlar. Oysa kalıcı bir iç barışın ilk adımı ‘’Geçmişle yüzleşebilmek’’.
Zorla kaybedilmenin tanimi nedir sizce?
Sorunuz yanıtı da taşıyor.
ZORLA. Yani zorbalık.
KAYBEDİLME, yani yok edilme.
Daha başka tanıma gerek var mı?
Insanlar neden gozaltinda kaybedilir?
Mevcut KUKUK demeyeceğim, YASALAR bile devletin Mafya çetesi gibi hareket etmesine izin vermez. Ama işi çabucak halletmeye eğilimli Rambo tipler için değilkhukuk, kanunlar içinde kalmak bile zaman kaybı. Onlar kendi kanunlarını kendileri yazıyor ve uyguluyor. Hem savcı, hem hakim, hem cellat. Tek hakta her işi hallolacakken kim dinlere hukuku mukuku. Üstelik Mehmet Ağar da İçişleri veya Adalet Bakanı ise, eti, de kemiği de benim.