Gözaltı süresi

ŞANAR YURDATAPAN -RÖPORTAJ SORULARI (DOKUZ8HABER-EDA NARİN)

by Sanar

24.07.2018
Türkiye’de 12 Eylül 1980 darbesinden günümüze gözaltı süreleri değişkenlik göstermiştir. 1980 darbesi sonrası yükselen gözaltı süreleri darbe sonrası düşmüştür. AKP iktidarı döneminde de yükselişe geçen gözaltı süreleri, OHAL ile birlikte yükselişini sürdürmüştür. OHAL sonrası getirilmek istenen “Terörle Mücadele Düzenlemesi” ile de gözaltı süreleri tekrar tartışma konusu olmuş durumda.

  1. Bu veriler göz önünde bulundurulduğunda gözaltı süreleri Türkiye demokrasi tarihini nasıl etkilemiştir?

Gözaltı süreleri bir “etkileyici” değil ama demokratik/antidemokratik değişimlerin bir göstergesi sayılabilir. Her şeyden önce, “Gözaltı ve onu izleyen tutuklama” bir tedbirdir, ceza değil. Birinin bir suç işlediği varsayılıyorsa; 1. Kaçmaması, 2. Kanıtları yok etmemesi, karartmaması, 3- Tanıkları korkutup susturmaması amacıyla başvurulan, olağan değil, istisnai bir durumdur. Ama bizdeki pratik öyle değil. İnsanları göz altına almak ve tutuklamak, sonra da davayı bir türlü açmayarak sürüm sürüm süründürerek peşin peşin cezalandırmak, devletin bir geleneği.
 

  1. Türkiye tarihinde “kritik” ve “dönüm noktası” olarak tanımlanabilecek dönemlerde gözaltı sürelerinin artırılması sizce neyin göstergesidir?

Bu soru, yanıtını da içeriyor. Baskının ve dehşetin arttırılması, topluma gözdağı verilmesi gereken dönemlerde gözaltı ve tutukluluk süreleri de arttırılıyor. Gözaltı süresi, işin araştırılmasına yetmediğinden mi? Yoo. Bazen öyle saçma gözaltılar ve tutuklamalar var ki, hukuken açıklanması olanaksız. En son, şu Anıtkabir’de göz altına alınan başörtülü kızcağız. Atatürk’ü sevip sevmemesi kendi bileceği iş, bunu açıklaması ifade özgürlüğü. B..’lu son cümlesi ise hakaret. Ama böyle bir hakaretin cezası, olsa olsa o insanın ayıplanması, toplumda ciddiye alınmaması olmalı. Gözaltı ne demek? Tutuklama ne demek? Hangi kanıtı yok edecek, hangi tanığı susturacak? Demeci İnternette yayınlanmış, her şey ortada. Kaçabilecek hali de yok. Ne demek gözaltı, ne demek tutukluluk, ne demek Ceza Kanunu?..
 

  1. Gözaltı süreleri ile yaşanan hak ihlalleri arasında bir ilişki var mıdır? Varsa değerlendirir misiniz?

Evet, var. Toplumda, özellikle devlet tarafından yapılan insan hakkı ihlalleri arttıkça, buna tepkiler de artıyor, bu tepkileri susturmak için baskılar da. Gözaltı ve tutukluluk sürelerinin uzaması, verilmek istenen gözdağının büyüklüğü ile orantılı. Ama bir başka acıklı nokta var ki, iktidarı kim ele geçirirse, aynı şeyleri o da sürdürüyor. Hatta geçmişte bu ihlallerin mağduru da olsa, güç eline geçince bu yapıyı düzeltmiyor, kolay tarafından, kendi isteği doğrultusunda kullanıyor. Böylelikle müzminleşmiş bir devlet politikası haline geliyor bu ihlaller. AKP ve Erdoğan bunun canlı örnekleri.
 

  1. OHAL sonrası bir Türkiye’de gözaltı süreleri nasıl işleyecektir?

“OHAL sonrası” mı dediniz? Öyle bir dönem mi var? OHAL bitmedi, SÜREKLİ OHAL dönemine geçtik. Gözaltı ve tutukluluk süreleri, kağıtta ne yazarsa yazsın, topluma gözdağı vermek amacına paralel olarak, istendiği kadar uzatılacaktır. Hepimize kolay gelsin, nice gözaltılar, tutukluluklar, mahkumiyetler…